10 gebeden birinde depresyon görülüyor...

Gebelik döneminde depresyon ve anksiyete bozukluklarının sık görüldüğünü belirten uzmanlar, anne adayındaki ruhsal hastalığın tedavi edilmemesinin anne-bebek sağlığı ve ilişkisini olumsuz etkilediğini ifade ediyor.

SAĞLIK 16.01.2022 12:37:00 2836
10 gebeden birinde depresyon görülüyor...

Gebelik döneminde depresyon ve anksiyete bozukluklarının sık görüldüğünü belirten uzmanlar, anne adayındaki ruhsal hastalığın tedavi edilmemesinin anne-bebek sağlığı ve ilişkisini olumsuz etkilediğini ifade ediyor. Uzmanlar, her 10 gebeden birinde depresyona rastlanabildiğini vurgulayarak ümitsizlik, değersizlik düşünceleri, yaşamdan keyif alamama, suçluluk ve intihar düşünceleri gibi belirtilere dikkat çekiyor. Anne adayının depresyonu tetikleyebilecek stres faktörlerinden uzaklaştırılmasını tavsiye eden uzmanlara göre, tedavi sürecine hasta yakınlarının da dahil olması gerekiyor.
Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Dr. Dilek Sarıkaya, gebelik döneminde karşılaşılan ruhsal hastalıklar hakkında değerlendirmelerde bulunarak tavsiyelerini paylaştı.

Ruhsal hastalıklar anne-bebek ilişkisini olumsuz etkiliyor

Gebeliğin kadınların yaşamında doğal bir süreç olduğunu belirten Dr. Dilek Sarıkaya, “Gebelik aynı zamanda önemli psiko-sosyal değişikliklerin olduğu stres ve kaygıya neden olabilecek birçok nedenle karşılaşma riskinin yüksek olduğu bir süreçtir. Bazı olgularda gebelik döneminde psikiyatrik belirtiler ilk kez ortaya çıkabilirken, bazılarında ise var olan psikiyatik belirtilerde artış görülebilir. Anne adayının ruhsal hastalığının tedavi edilmemesi anne-bebek sağlığı ve ilişkisini olumsuz etkiliyor. Bu sebeple gebelik ve doğum sonrası dönemde ruhsal hastalıkların erken tanı ve tedavisinin oldukça önemli olduğunu söylemekte fayda var.” dedi.

Her 10 gebeden birinde depresyon görülebiliyor

Gebelik döneminde en sık depresyon ve anksiyete bozuklukları görüldüğünü vurgulayan Dr. Dilek Sarıkaya, “Depresyon her 10 gebeden birinde görülebiliyor. Gebelik döneminde görülen anksiyete bozuklukları arasında en yaygın olarak bildirileni ise yüzde 8.5 - 10.5 yaygınlık oranı ile yaygın anksiyete bozukluğudur. Doğum sonrası dönemde ise doğum sonrası hüznü (postpartum blues), yeni doğum yapmış kadınların yüzde 50 - 85`inin deneyimlediği bir durumdur. Doğum sonrası depresyon yüzde 50’lere varan oranlarda görülebiliyor. Doğum sonrası psikoz ise doğumdan sonraki ilk birkaç hafta içerisinde ortaya çıkan ve her 1000 yeni doğum yapan annenin 1-2`sinde görülebilen oldukça ciddi ve acil müdehale gerektiren bir ruhsal bozukluktur.” ifadelerini kullandı.

Gebelik debresyonu ciddi sonuçlar doğurabiliyor

Gebelik depresyonunun sosyal ve mesleki işlevlerle birlikte yaşam kalitesinde belirgin bozulmaya yol açtığına dikkat çeken Dr. Dilek Sarıkaya, “Bu depresyon türü mutsuzluk, yaşamdan keyif alamama, halsizlik, isteksizlik, ümitsizlik, suçluluk, değersizlik düşünceleri, uyku ve iştah değişiklikleri, dikkat ve konsantrasyonda bozulma, ölüm isteği ve intihar düşünceleri gibi belirtilerle gidebilen ciddi bir klinik tablodur. Hem anneyi hem de fetüsü olumsuz etkiliyor. Gebelik depresyonunun bebekte düşük doğum ağırlığına, fetal ölüme, erken doğuma ya da bebeğin anne karnında gelişim geriliğine yol açabildiği belirtiliyor. Bu nedenle mutlaka tedavi edilmeli.” diye konuştu. 

Tedavi sürecine hasta yakınları da dahil olmalı

Gebelik dönemi depresyonunun tedavisinde ilaç ve ilaç dışı çeşitli tedavi seçeneklerinin uygulanabildiğini belirten Dr. Dilek Sarıkaya, “Öncelikle depresyonu tetikleyebilecek stres faktörlerinin tespiti ve ortamdan uzaklaştırılması, destekleyici psikososyal müdahalelerin yapılması oldukça önemli. Tedavi sürecine mutlaka hastanın yakınları da dahil edilmelidir. Hafif ve orta şiddetli depresyonda bilişsel davranışçı terapi, kişilerarası psikoterapi veya ilaç tedavileri, ağır şiddetli depresyonda ise ilaç tedavisi, transkraniyal manyetik uyarım tedavisi (TMU) ve gerekirse hastane yatışı ve elektrokonvülsif tedavi (EKT) düşünülebilir. Gebelikte ilaç tedavileri konusunda kar-zarar analizi yapılması ve depresyonun şiddetinin, gebeye ve fetüse olası risklerin göz önünde bulundurulması, tedaviye hasta ve yakınları ile birlikte karar verilmesi büyük önem taşıyor.” dedi.
 


  • BIST 100

    10643,58%3,14
  • DOLAR

    32,20% -0,22
  • EURO

    34,90% -0,22
  • GRAM ALTIN

    2504,01% 1,55
  • Ç. ALTIN

    3989,88% 1,04

HABERLER

Sancaktepe, gazeteci Tevfik Erk'in kızı İlayda Ecem Erk'in düğününde buluştu

KALP KRİZİNDE BU HATALARI ASLA YAPMAYIN!

TÜRKİYE SAĞLIK TURİZMİNDE DÜNYA SIRALAMASINDA YÜKSELİYOR

ETi Çocuk Tiyatrosu, yeni özgün oyunu “Bir Bilmecem Var Çocuklar” ile perdelerini açıyor

Parvovirüs B19 Yetişkinleri de Etkiliyor

Beklenmedik kazaların maddi zararları, ferdi kaza sigortasıyla güvence altında

İAE bursları için son başvuru tarihi 1 Temmuz

Dijital Çaylak Projesi ile Geleceğin Mesleklerinde Kariyer Fırsatı

KALP DAMAR HASTALIKLARI, HİPERTANSİYON, TİROİD HASTALIKLARI VE OBEZİTE KALP YETERSİZLİĞİNE DAVETİYE ÇIKARIYOR

YAŞAM BAHÇESİ’NDE YAZLIK FİDELER TOPRAKLA BULUŞTU

ÇEKMEKÖY'DE SOĞUKPINAR HALKINDAN BAŞKAN ÇERKEZ’E TEŞEKKÜR

Başkan Gökhan Yüksel Marmara Belediyeler Birliği'ne Encümen Üyesi Seçildi

Edremit’te Trafik Haftası kutlandı

ÇEKMEKÖY BELEDİYE MECLİSİNDE ÖNEMLİ KARARLAR ALINDI

ULAŞIMDA, SÜLEYMANPAŞA'NIN TÜM KIRSAL MAHALLELERİNDEYİZ